Lagina Hekate Kutsal Alanı'nda 2 Bin 50 Yıllık Sütunlar Yeniden Yükseliyor

Muğla'daki Pagan inanışının merkezi kabul edilen 3 bin yıllık Lagina Hekate Kutsal Alanı'nda yürütülen çalışmalarda gün yüzüne çıkarılan eserler restore edildikten sonra turizme kazandırılıyor
Stratonikei ve Lagina Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt: "Ziyaretçiler bu sütunları 2 bin 50 yıl önceki haliyle artık görebilecek"

MuÄŸla'nın YataÄŸan ilçesinde bulunan ve Pagan inanışının merkezi kabul edilen 3 bin yıllık Lagina Hekate Kutsal Alanı'nda yürütülen çalışmalarda, gün yüzüne çıkarılan yapılar yeniden ayaÄŸa kaldırılıyor.  

Stratonikei ve Lagina Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, AA muhabirine, Lagina'da 12 ay boyunca kazı çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.

Kentin, yaklaşık 8,5 kilometre uzağındaki Stratonikeia Antik Kenti'nin dini merkezi olduğunu vurgulayan Söğüt, antik dönemin önemli tanrıçalarından Hekate adına yapılan tapınağın Lagina'da olmasının kutsal alanı daha da önemli kıldığını bildirdi.

Antik dönemde insanların yazın güneÅŸten, kışın yaÄŸmurdan korunduÄŸu alanlarda çalışma yürüttüklerini anlatan Sögüt,  "2 bin 50 yıl önce buraya dikilmiÅŸ olan sütunları bulduÄŸumuz ÅŸekliyle onararak tekrar yerlerine dikmenin mutluluÄŸunu yaşıyoruz." dedi.

- Eserler ait oldukları yerde kullanılıyor 

Sögüt, tüm mimari blokların ait olduÄŸu yerde kullanıldığını belirterek, ÅŸÃ¶yle konuÅŸtu:

"Kazı çalışmalarında bulunan tüm sütunları biz hangi yılda ve nerede bulunduklarını yazarak gruplandırdık. Bu sütunların önce kendi içinde restorasyonlarını yaptık. Gelen ziyaretçiler bu sütunları 2 bin 50 yıl önceki haliyle artık görebilecek. Antik Dönemde tanrıça Hekate adına tören düzenlenen kutsal alandaki sütunlar artık ayakta. Tanrıça Hekate adına yapılan en büyük tapınak da burada. Törene gelenler bu alanlarda hem geziyor, hem dinleniyor hem de geziyorlardı."

Lagina Hekate Kutsal Alanı'nda 3 kapının olduÄŸunu bildiklerine iÅŸaret eden Söğüt, yaptıkları Ã§alışmalarda daha küçük dördüncü kapıyı da gün yüzüne çıkararak restorasyonunu tamamladıklarını kaydetti.

Söğüt, amaçlarının, kutsal alanda gün yüzüne çıkarılan eserleri ziyaretçilere göstermek ve antik kentin önemli bir dini merkez olduğunu anlatmak olduğunu dile getirdi.

Ä°lk Türk müzecilerden Osman Hamdi Bey tarafından 1891-1892 yıllarında yapılan kazılar, 2011'e kadar çeÅŸitli aralıklarla devam ederken bölgeden çıkan çok sayıda eser, temellerini yine Osman Hamdi Bey'in attığı Ä°stanbul Arkeoloji Müzesi ve MuÄŸla Müzesinde sergileniyor.